Anneler ne istiyor?

  • 09:05 13 Temmuz 2025
  • Güncel

                

Memihan Zeydan
 
BEDLÎS / MÛŞ – “PKK’nin silahları imha adımı kadınlar arasında umutla karşılandı. “Annelerin artık ağlamasını istemiyoruz” diyen kadınlar, barışın kalıcı hale gelmesi için devletin de adım atmasını istedi.
 
"Barış ve Demokratik Toplum Grubu", Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın çağrısı üzerine silahları imha etti. KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Nedim Seven, Tekoşin Ozan ve Tekin Muş da grupta yer aldı. 15 kadın ve 15 erkekten oluşan 30 gerilla törene katıldı. Kürdistan’ın dört bir yanında halk ekranlara kilitlendi. Herkes pür dikkat yapılan açıklamaları dinledi. İlk defa barışa bu kadar yakın bir süreçten geçiyorken, PKK’nin attığı bu pratik adım karşısında devletin nasıl bir adım atacağı merak ediliyor.
 
Bedlîs ve Mûş’tan kadınlar, yaşananlara ve silahların imha edilmesine yönelik duygularını dile getirdi.
 
‘Bugünleri göremeyen şehitlerin emeklerini unutmayacağız’
 
Kızının 2013’te PKK’ye katıldığını belirterek sözlerine başlayan Salihe Akbaş, görüntüleri, aynı zamanda kızını görme umuduyla izlediğini söyledi. Salihe Akbaş, “Ben de bir gerilla annesiyim. Sayın Abdullah Öcalan’ın açıklaması hepimiz için umut oldu. Hepsi benim kızlarım; bütün anneler birdir. Artık annelerin yüreği yanmasın. Artık barış sağlansın. Çok yüreği yanan anne var, çocukları şehit olmuş anneler var. Keşke onlar da bugünleri görebilseydi. Görmek onlara nasip olmadı ama şehitlerin emeklerini hiçbir zaman unutmayacağız. Kızım sağ mı, şehit mi bilmiyorum. 12 yıldır hiç haber almadım. Silahların bırakılması beni çok mutlu etti. Artık savaş istemiyoruz. Bütün anneler aynı.”
 
Abdullah Öcalan’ın videosunun yayınlandığı gün kızı Zarin Akbaş’ı rüyasında gördüğünü anlatan Salihe Akbaş, “Rüyamda çoraplarını ver, yıkayayım diyordum; kabul etmiyordu. ‘Ben temizim’ diyordu, kaçıyordu benden. ‘Kaçma, sana hiçbir şey sormayacağım’ dedim” sözlerine yer verdi.
 
‘Umarım bir daha kandırılmayız’
 
Hürriyet Gönültaş, Kürt halkının ağır zulümlere maruz kaldığını ve çok bedel ödediğini dile getirdi. Hürriyet Gönültaş, “Umarım devlet te artık bir adım atar. Bugüne kadar çok kandırıldık; umarım bir daha kandırılmayız. Artık hiçbir anne ağlamasın. Sayın Abdullah Öcalan 26 yıldır zindanda hiçbir zaman kendini düşünmedi; sadece halkını, halkının özgürlüğünü ve barış için yol gösterdi” diye belirtti.
 
Hatice Acar da, “Yıllardır onun sesine, yorumlarına hasret kaldık. Çok sevindim, duygulandım. Umarım bu son olur. Barış gelecek ve bir daha savaşmayacağız” dedi.
 
‘Kalıcı bir barış olması’
 
Bugünün tarihi bir gün olduğunu vurgulayan Müslime Boz, bu tarihi töreni yüreğinde yaşadığını belirtti: “Artık kimse ölmesin. O kadar gerilla dağa gitti. Kürdistan dağlarında ne kadar taş varsa gerillanın ayakları değmiş. Her gün anneler ağlıyordu, bizler diyoruz ki gerillanın da, askerin ve polisin de anneleri ağlamasın. İnşallah bu kalıcı barış olur.”
 
“Sayın Öcalan’ı saflarda görmek istiyoruz
 
Abdullah Öcalan’ın 26 yıl sonra yer aldığı videoyu izlediğini ve onun İmralı’dan değil, dışarıda çağrısını dinlemeyi dilediğini söyleyen Müslime Boz, “Bizler diyorduk ki Sayın Abdullah Öcalan PKK saflarına gelip orada komutlarını verecekti. Onun amacı sadece Kürtlerin değil, tüm Ortadoğu’nun ve tüm dünya halklarının sevgisini kazanmak. İnşallah kalıcı barış olur. Sayın Abdullah Öcalan’ın söylemleriyle gençlerimiz ölmesin, uyuşturucuya bulaşmasın ve yabancı ülkelere gitmesin” dedi.
 
‘Kürdistan’ın dört parçasında kalıcı barış istiyoruz’
 
Abdullah Öcalan’ın bir an önce serbest bırakılması gerektiğini dile getiren Müslime Boz, “Çocuklarımız artık hapislerden çıksın. Kalıcı barış ortamıyla yaşayalım. Kadınlarımızın, hepimizin gönlü huzurlu olsun; hem Kürtlere hem Türklere başarılar diliyorum. Barış istiyoruz ama Türk anneleri demiyorlar. Biz istiyoruz ki Türk anneleri de gelsin, el ele verelim. Bu ölümleri durduralım. Artık savaş bitsin. Türk devleti de artık adım atmalı” diye belirtti. 
 
Dünyanın gözü önünde barış için silahların yakıldığını vurgulayan Müslime Boz şöyle konuştu: “Artık bizim de gönlümüz rahat olsun. Biz de diyebilelim ki aramızda artık barış sağlandı. Türk devleti de barış için adım atmalı. Biz bunu görmek istiyoruz. Kalıcı barış geldikten sonra baskı, zulüm ve göç sona erer. Dünya gördü ki, gerillalar kendi halklarını korumak için destan yazdılar.”