
Emekli ikramiyesine tepkililer
- 09:02 3 Haziran 2025
- Emek/Ekonomi
Nazlıcan Nujin Yıldız
İZMİR - İktidarın bu sene belirlediği emekli ikramiyesine tepki gösteren kadınlar, insanca yaşamak istediklerini söyledi. Yalnızca emekli maaşları için değil, sendikal haklarının engellenmesine karşı da mücadele ettiklerini ifade eden kadınlar, taleplerini dile getirdi.
Türkiye’de ekonomik kriz derinleşirken kadınların, öğrencilerin, işçi ve emekçilerin, emeklilerin geçinmesi de gittikçe zorlaşıyor. DİSK/Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM), Şubat 2025 dönemi için açlık ve yoksulluk sınırı raporuna göre dört kişilik bir aile için açlık sınırı 22 bin 886 lira, yoksulluk sınırı ise 79 bin 165 lira iken; bu yıl emeklilere verilen ikramiye ise 4 bin lira olarak belirlendi. İkramiyeye birçok kesimden tepki gelirken, emekliler verilen ikramiyeyi “sadaka” olarak değerlendirdi.
Duruma ilişkin konuşan emekli kadınlar, taleplerini dile getirdi. Öte yandan sendikal haklarının da engellendiğini söyleyen kadınlar, insanca yaşamak istediklerini vurguladı.
Öncelikli talep: sendikal mücadelenin kabul edilmesi
Tüm Emeklilerin Sendikası (Tüm Emekli Sen) üyesi Fatma Kalyan, öncelikli taleplerinin sendikal mücadele olduğunu ifade ederek, emekliler olarak sendikal haklarını kullanmak istediklerini belirtti. Tüm Emekli Sen’in kabul edilmesini talep ettiklerini dile getiren Fatma Kalyan, “Sendika olmadan haklarımızı koruyamıyoruz.
Emekli olduktan sonra çok fazla kararname değişiklikleriyle hak kaybına uğruyoruz. O yüzden de emeklilere yapılacak zamlar hep enflasyonun altında kalıyor. Gerçek enflasyon da verilmediği için çok fazla altında kalıyor. Açlık sınırının da daha fazla altında kaldığı için maaşlarımız, insanca yaşama koşullarımız ortadan kalkıyor. Biz haklarımızı, mevcut enflasyon oranına göre maaşlarımızın hesaplanmasını ve insanca yaşamayı istiyoruz” dedi.
Özellikle hastanelerde sorun yaşadıklarını paylaşan Fatma Kalyan, “İlaç oranları gün geçtikçe artırılıyor ve kesintiler oluyor. Her ay zaten az olan maaşlarımızdan bir de bu kesintiler gelince daha fazla mağdur oluyoruz biz. Önümüz bayram. İkramiye veriyorlar, alınan ikramiye gelene gidene şeker parası bile olmuyor. O yüzden biz emekliler olarak insanca yaşam koşullarını gerektirecek bir gelir istiyoruz” şeklinde konuştu.
“İnsanca yaşamak istiyoruz” diyen emekli öğretmen Asiye Yağan ise çocukların okula aç gittiğini, halkın geçinmekte zorlandığını söyleyerek, “Hani diyorlar ya çağ atladık, nasıl çağ atladık? Çocuklar yatağa aç giriyor, sağlıklı beslenemiyor. Peynir, zeytin, süt, yumurta alamıyor. Bu ekonomik kriz en çok da kadınları ve çocukları vuruyor. Bakın, belediyeler bile şu an grevde. Arkadaşlarımız ‘ücret alamıyoruz’ diyor. Ödeme yapılmıyor. Yurt dışında insanlar bir maaşını alıp gelip Türkiye’de tatil yapıyor. Biz bir maaşımızla ay başını zor getiriyoruz. Yani bu eşitsizliği ortadan kaldırmak gerekiyor. Emeklilerin durumu daha da vahim. Zaten ev kiraları yirmi bin. Elektrik, su, doğalgaz, telefon, sağlık sorunları. Peki, emekli ne yiyip içecek? Hiç kimse bunu düşünmüyor. İnsanca yaşamak istiyoruz artık. Artık bu yoksulluğa, şiddete, kadına yönelik tacize, tecavüze, çocuk istismarına son diyoruz” diye belirtti.
‘Emekli maaşı en az asgari ücret düzeyine gelmeli’
Emeklilerin sorunları olduğunu ve geçinemediklerini dile getiren bir diğer emekli kadın da, yaşadıkları sorunların ortadan kalkması için emekli maaşlarının artırılması gerektiğini vurguladı. Emekli maaşının en az asgari ücret düzeyine gelmesini isteyen emekli kadın, “Yılda dört kez emekli ikramiyesi istiyoruz. O zaman belki bir nebze de olsa geçinme imkânı ya da daha rahat çocuklarına, torunlarına ulaşabilme imkânı olacak. Bakın yaz geldi, insanlar köylerine bile gidemiyorlar artık. Bir de bayram üstü diye fiyatlar o kadar artmış ki, yol parası bulmakta, bilet almakta güçlük çekiyorlar. Bütün bunların giderilmesi lazım. Avrupa’da, diğer dünya ülkelerinde emekliler dünya turu yaparken ya da Avrupa’yı, Amerika’yı, şurayı, burayı gezerken bizimkiler köyüne bile gidemiyor. Bunların ortadan kalkması lazım” dedi.