Wan sokakları: Krizin sebebi 22 yıldır bizi yönetenlerdir

  • 09:02 16 Ekim 2024
  • Emek/Ekonomi
Neslihan Kardaş-Memihan Zeydan
 
WAN - Karşıyaka Mahallesi'nde ekonomik krize ilişkin mikrofon uzattığımız kadınlar, “Fiyatlar uçuyor, çocuklarımız yeterince beslenemiyor. 22 yıldır bizi yöneten her kimse, bu krizin sebebi odur” vurgusunda bulundu.
 
Türkiye ve Kürdistan’da her geçen gün derinleşen ekonomik kriz, hayatın her alanına sirayet etmeye devam ediyor. En zaruri ihtiyaçlar arasında yer alan elektriğe, son iki yılda yüzde 188 oranında zam yapıldı. 2022 yılında 1 Ocak’ta ortalama yüzde 80, 1 Nisan’da yüzde 20, 1 Haziran’da yüzde 25 ve 1 Eylül’de yüzde 25 olmak üzere beş kez zam yapıldı. 2022’de elektriğe yüzde 150 oranında zam yapılırken, 2023 yılında zam yapılmadı. Ancak, 2024 yılında 1 Temmuz’da mesken abone gruplarına yüzde 38 oranında zam yapıldı. Elektriğe son iki yılda bu kadar zam yapılırken, diğer giderlere ve gıdaya yapılan zamlar artık takip edilemiyor. Fiyatlar her geçen gün artarken, semt pazarlarına çıkan kadınlar en ucuz ürünü bulabilmek için tezgahlar arasında mekik dokuyor.
 
Wan’ın Rêya Armûşê (İpekyolu) ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi’nde kurulan semt pazarında, ekonomik krize ilişkin kadınlara mikrofon uzattık.
 
‘22 yıldır bizi yöneten her kimse, krizin sebebi odur’
 
Mikrofonumuza konuşan ve ismini vermek istemeyen bir kadın, pazar fiyatlarının market fiyatlarından bir farkının kalmadığını belirtti. Ekonominin çok kötü olduğunu vurgulayan kadın, “Her şey aldı başını gitti. İnsanlar geçinmek için çok mücadele ediyorlar. Durumu iyi olan insanlar bir şekilde geçimlerini sağlıyor ama evine sebze, et götüremeyen insanlar var. Eskiden fakirin yemeği patates, makarna, soğandı. Şimdi artık bunları bile alırken zorlanan insanlar var. Ekonomi daha da kötüye gidecek, bunlar bizim iyi günlerimiz. Bu krizin asıl nedeni ülkenin başındakilerdir. 22 yıldır bizi yöneten her kimse, krizin sebebi de odur. Pazara 540 lira ile geldim, sadece iki poşet ürün alabildim ve şu an cebimde 150 lira kaldı. Kiralar her geçen gün artıyor, insanlar buna dur diyemiyor. Eskiden kira artışı için belli bir oran vardı ama şimdi o bile yok. Ben de kiracıyım ve ev sahibim yılın dolmasını bile beklemeden zam yapıyor. Mecburen kira ne kadar artsa da veriyoruz, çünkü dışarıda kalamayız” dedi.
 
‘İhtiyaçlarımın yarısını alabildim’
 
Gülistan Gültekin ise her hafta fiyatların değiştiğini söyleyerek, artık hiçbir şeyin fiyatının sabit kalmadığını dile getirdi. Her tezgahta fiyatların değişkenlik gösterdiğini ifade eden Gülistan, “Artık ihtiyaçlarımızı da alamıyoruz. Eskiden pazarda aylık alışveriş yapabiliyorduk ama şimdi günlük ihtiyaçlarımızı bile alamıyoruz. Aldığımız sebze meyveyi eve götürüyoruz, akşam tükeniyor. Adalet yok, her yerde fiyatlar değişiyor. Yakın zamanda artan benzin fiyatından sonra her şeyin fiyatı tekrar artacak. Almaya geldiğim ihtiyaçların yarısını alabildim” şeklinde konuştu.
 
‘200 liradan 6 lira kaldı’
 
Her şeyin çok pahalandığını ve asgari ücretin kimseye yetmediğini belirten Fatma Kaval da “Asgari ücret ile geçinmek artık rezillik. İhtiyaçlarımı alamadım, alabildiklerimi de çürükler arasından seçtim. Bazı sebzelerin kilosu 50-60 lira, nasıl alayım? Biraz dolmalık biber, biraz da turşu için salatalık aldım ve 200 liradan 6 lira kaldı. Eşim yaşlı ve çalışamıyor. Bu sene emekli maaşı almaya başladı, oğlum da asgari ücret alıyor. Neye yetsin ki? Evde dört kişi yaşıyoruz. Ekonominin neden bu halde olduğunu siz de biliyorsunuz. Her şey çok pahalı, zenginler zenginleşiyor, fakirler ise daha da fakirleşiyor” dedi.
 
‘Üç ayda bir yatan maaşımla geçinmeye çalışıyorum’
 
Fiyatların her geçen gün arttığını dile getiren Türkan Yapıcı, daha önce 20 liraya aldıkları ürünlerin şimdi 30 lira, 30 liraya aldıkları ürünlerin ise 40 liraya yükseldiğini söyledi. “Pazar arabamı dolduramadım bile, 300 lira tuttu. Aldığım ürünleri borç alıyorum. Üç ayda bir ödeme yapıyorum. Peşin para veremiyorum. Borç ödeme günüm geldiğinde zorlanıyorum, bazen tam ödeyebiliyorum, bazen ise yarısını. Üç ayda bir yatan maaşımla geçimimi sağlayabiliyorum” şeklinde konuştu.
 
‘Fiyatlar uçuyor, çocuklarımız beslenemiyor’
 
İhtiyaçlarını alamadığını söyleyen Altun Ayna, “Fiyatlar uçuyor, çocuklarımız yeterince beslenemiyor. Haftalık ihtiyaçlarımızı almak için geliyoruz ama hepsini alamadan geri dönüyoruz. Ben de kiracıyım, kira fiyatları resmen uçuyor. Eşim inşaatta çalışıyor, biz evde beş kişiyiz. Eşimin aldığı ücret maalesef ihtiyaçlarımızı karşılamaya yetmiyor” dedi.
 
‘Kriz Cumhurbaşkanının elinde, isterse sona erdirebilir’
 
Son olarak konuşan Sıdıka ise pazar fiyatlarının çok yüksek olduğunu, bu yüzden ihtiyaçlarını alamayacağını belirtti. “Turşu için sebze alacaktım ama fiyatlar pahalı olduğu için alamayacağım. Salatalığın kilosu 50 lira olmuş. Her şeye zam geliyor. Bizim evin tek geliri eşimin emekli maaşı. Kriz Cumhurbaşkanının elinde, o isterse bu duruma son verebilir” dedi.