Her gün hayatta kalma savaşı: Leyla Kutlay’ın gözünden kriz

  • 09:04 25 Eylül 2025
  • Emek/Ekonomi
 
Medine Mamedoğlu 
 
AMED - Artan pahalılık, evlerde anneleri; okullarda ise çocukları derinden etkiliyor. Üç çocuk annesi Leyla Kutlay, okullar açılmasına rağmen ne pazara gidebiliyor ne de kırtasiye alışverişi yapabiliyor. “İnsanlar ay sonunu düşünürken, ben gün sonunu nasıl getireceğimi düşünüyorum,” diyen Leyla Kutlay, yaşadığı geçim sıkıntısını bu sözlerle özetliyor.
 
Ekonomik krizin her geçen gün daha da derinleştiği Türkiye’de, kadınlar ve çocuklar en ağır bedeli ödemeye devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “enflasyon geriliyor” açıklamaları, sokakta yaşanan gerçek yoksulluğun üstünü örtmeye yetmiyor. Market raflarındaki fiyatlar, hastanelerdeki ilaç kuyrukları, çocukların eksik defterleri ve boş tencereler bu resmi istatistikleri yalanlıyor. Gıda, sağlık ve giyime erişemeyen kadınlar, yaşamlarını sosyal yardımlara bağımlı biçimde sürdürmeye çalışıyor. Ancak o desteğe erişemeyenler ya da iş bulamayanlar için her gün bir hayatta kalma savaşı anlamına geliyor.
 
Böbrek hastalığı 
 
Yeni eğitim döneminin başlamasıyla birlikte yoksulluk kadınların evinde daha da görünür hale gelirken bu isimlerden biri de, Amed’in Yenişehir ilçesine bağlı Şehitlik Mahallesi'nde yaşayan, üç çocuk annesi Leyla Kutlay. 3 çocuğuna tek başına bakan ve kirada yaşayan Leyla Kutlay, aynı zamanda böbrek hastası. Aylık bir geliri olmadan kendilerine yapılan desteklerle geçindiklerini belirten Leyla Kutlay, okulların açılması ile beraber kırtasiyenin önünden bile geçemiyor. Okula giden iki çocuğuna okul ihtiyaçlarını almakta zorlanan Leyla Kutlay, artan fiyatlara tepki gösterdi. Yaşadıkları mahallede kendilerinden daha kötü durumda olan çocukların olduğuna dikkat çeken Leyla Kutlay, okullarda ücretsiz yemek talep etti. 
 
'Pazardan tek ürünle dönüyorum'
 
Hem pazar hem de kırtasiye alışverişini eksik yapmak zorunda kaldığını belirten Leyla Kutlay, gittiği pazarda ya zeytin ya da peynir alabildiğini, ancak hiçbir zaman iki ürünü birden alamadığını vurguladı. Yaklaşık üç aydır temel ihtiyaçları karşılamakta zorlandığını söyleyen Leyla Kutlay, özellikle pazarda temel gıdalar arasında seçim yapmak zorunda kaldığını, kırtasiye fiyatlarının ise artık bütçesini tamamen aştığını dile getirerek, “Ya alıp çıkacağım, ya da hiçbir şey olmamış gibi eve döneceğim. Pazarı eksik yapıyorum, tam yapamıyorum. Çocuğumun eksik bir şeyi varsa, sadece onların istediklerini alıyorum; diğerlerini alamıyorum. Örneğin, zeytin varsa, peynir yok. Veya istedikleri başka bir şey varsa, onları alıyorum. Yani bir şeyi aldıktan sonra ya meyveyi ya da peyniri almam gerekiyor. Genellikle meyveden yana tercih yapıyorum. Bazen hiç gitmiyorum pazara, çünkü artık yetiştiremiyorum. İşe girmediğim sürece bu yükü karşılayamam” dedi.  
 
‘Ne okul forması ne de bir silgi alabiliyorum’ 
 
Üç çocuğundan ikisinin okula gittiğini belirten Leyla Kutlay, bu yıl artan kırtasiye fiyatları ve okul masrafları nedeniyle çocuklarına hiçbir şey alamadığını ifade etti. Leyla Kutlay, “Bir okul forması bin 700 TL olmuş. İki çocuğum okula gidiyor. İkisini birlikte hesaplarsam üç bin 500 TL yapıyor. Kışlık alsan, uzun kollu kıyafet alsan, masraf daha da artıyor. Hangi birine yetişeceğim bilmiyorum. Kırtasiye, okul malzemesi, beslenme... İki çocuğuma da aynı anda beslenme hazırlamam lazım. Birini yapıp diğerini ihmal edemem. Ama ne onların okul çantasında bir şey var, ne de benim buzdolabımda... Geçen gün kırtasiyeye gittik; en küçük silgi bile çok pahalıydı. Bu durumda çocuklarımın karnını doyurmak için okul malzemesi almıyorum” sözlerini kullandı.  
 
‘Çocuklarım bayramdan bayrama kırmızı et görüyor’
 
Çocuklarının okulda aç kalmaması için beslenme çantalarına sadece meyve suyu ya da poğaça koyabildiğini belirten Leyla Kutlay, bunun da günlere göre değiştiğini aktararak, “Elma, portakal, mandalina alıyorum ama muz yok. Et ürünleri genelde hiç olmuyor. Eğer bütçem yetiyorsa tavuk alıp yapıyorum. Kırmızı et ise ancak bayramdan bayrama ya da biri verirse oluyor. Sürekli kırmızı et alabilecek bir bütçemiz yok. Genelde hiç yemiyoruz” şeklinde konuştu.  
 
‘Okullarda ücretsiz yemek olmalı’
 
Leyla Kutlay, devletin çocuklara okullarda ücretsiz yemek sağlaması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Her öğün olmasa bile, haftada birkaç gün ücretsiz yemek verilmesini destekliyorum. Yalova’da ana sınıfında tüm velilerden bu konuda imza toplanmıştı. Bazı veliler karşı çıksa da bence çok faydalı olur. Çünkü bazı çocuklar sabah kahvaltısı yapmadan okula gidiyor. Hiçbir şey veremesem bile, sadece bir bardak süt veriyordum. O bile yeterli geliyordu. Ama şu anda çocuklara kantin parası vermek çok zor. Ne yediklerini bilmiyorum, fiyatlarını da bilmiyorum. Haftada bir gün bile kantin parası verebilmek büyük bir destek olur. Ancak ne yemek, ne de kırtasiye desteği veriliyor.”