25 Kasım buluşmasında şiddete karşı örgütlenme mesajı 2025-11-22 17:29:14       DÎLOK - TJA ve DEM Parti Kadın Meclisi’nin Dîlok’ta düzenlediği kadın buluşmasına katılan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, şiddete karşı örgütlenmenin önemine dikkat çekerek, “Daha çok örgütleneceğiz” dedi.   Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında kadın buluşması gerçekleştirdi. Çok sayıda kadının katıldığı buluşma, “Demokratik toplumda şiddetsiz özgür yaşama” ve “Emek ekseninde barışı konuşuyoruz” şiarıyla Dîlok’un (Antep) Şehitkamil ilçesinde bulunan bir salonda gerçekleştirildi. Buluşmada kadınlar, “Jin, jiyan, azadî” ve “Şiddetsiz toplum özgür kadınla mümkün” dövizleri taşıdı. Buluşmada DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da yer aldı.   ‘Kominlerimizi oluşturmalı, mücadelemizi güçlendirmeliyiz’   Program TJA'lı Adile Fidan’ın buluşmanın anlam ve önemine dair yaptığı konuşma ile başladı. Adile Fidan, “Uzun bir süredir bir çalışma içerisindeyiz. TJA olarak Kürdistan ve Türkiye kentlerinde sokak sokak, mahalle mahalle, köy köy bir aradayız. Kadınların sorunlarını, verdikleri emekleri, mücadelelerini dinledik. 100 yıldır süren mücadele kadınları önemli bir noktaya getirdi. 100 yıldır hâlâ toplumun birinci sorunu ataerkil zihniyet. Kadın her açıdan, her yerde bu zihniyet ile karşı karşıya kalıyor. Her yere daha fazla ulaşarak kadınların maruz kaldığı şiddete karşı mücadele etmeliyiz. Birçok kadın emek veriyor ama emeklerinin karşılığını alamıyor. O anlamda bizler burada sorunlarımızı ve bu sorunlara karşı nasıl çözüm bulabileceğimiz üzerine konuşmak adına bir araya geldik. Şiddetin en zoru, en kötüsü savaştır. Savaş sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da kadınların üzerinde yürütülüyor. Buna karşı bizler kominlerimizi, örgütlenmelerimizi oluşturmalıyız. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan bir süreç başlattı. Barış, demokratik toplumun da önünü açacaktır. Bir anlamda bu toplumu nasıl inşa edebileceğimizi de tartışmak adına bir araya geldik” dedi.   'Güvenceli, sigortalı işlerde çalışmalıyız'   Ardından DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları söz aldı. Tülay Hatimoğulları, bir araya gelme amaçlarına dair konuştu. Şiddetin nasıl geliştiğine dair yaşamın her alanından örnekler vererek her alanda örgütlenmenin önemini vurgulayan Tülay Hatimoğulları, "Kadınlar için ortak mücadele etme talebimiz var. Güvenceli ve sigortalı işlerde çalışmalıyız, kadınların sendikal haklarının önü açılmalı, kadını hor görmeyen, eşit gören bütün alanların açılması gerekiyor. Sendikal, emek mücadelesini her yerde vermeliyiz. Kadınlar evde de mücadele ediyor, kadınlar kendini hatırladığı andan itibaren çalışıyor. Boyumuzu aşıp çamaşırlar yıkadık, bulaşık yıkadık. Kadınlar sabah uyandığı gibi işleri uyuyacağı saate kadar yapıyor. Ev emekçisi kadınların sigortaları bile yok. Kadınlar evde de çalışıyor, bunun için devletin bütün kadınlara sigorta vermesi ve zamanı geldiğinde emekli maaşı vermesi gerekiyor. Her alanda üreten biz isek yürüten de biz olmalıyız" ifadelerini kullandı.   '10 ay içinde 246 kadın katledildi'   Tülay Hatimoğulları, "Son 10 ay içinde 246 kadın katledildi, bir o kadar kadın için de 'şüpheli ölüm' diyorlar. Bunalıma girip intihar eden kadınları buna sürükleyen bir erkek var. Yoksulluk, işsizlik, erkek şiddeti katildir. Bizler de buna karşı her yerde ve alanda mücadele edeceğiz. Gülistan Doku kayboldu, ‘Nerede?’ demeye devam edeceğiz. Rojin Kabaiş'in ailesinin, kadın hareketinin sürdürdüğü mücadele ile ilerleyen bir süreç var. Devlet kadın katliamlarının üstünü örtüyor. Yitirdiğimiz bütün kadınları saygıyla, minnetle anıyoruz. Bütün bunların son bulmasının yolu var; daha çok örgütlenmemiz gerekiyor. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, 6284 sayılı kanun etkin bir şekilde uygulansaydı bu kadar kadın şiddetine tanıklık etmeyecektik. Buna karşı etkin bir çalışma yürütmek zorundayız. Mecliste 2026 bütçesi görüşülüyor ve kadına ayrılan bütçe yok denecek kadar az" diyerek erkek egemen zihniyetin kadınları görmezden gelmeye devam ettiğini kaydetti.    'Komisyon adaya gitmeli ve gerekli yasaları oluşturmalı'   Tülay Hatimoğulları konuşmasının devamında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın, 27 Şubat'ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısına dikkat çekti. Tülay Hatimoğulları, dün İmralı'ya bir heyetin gitmesine dair komisyonun toplanmasını hatırlatarak şunları söyledi: "Bu kararın çıkmasını tarihi bir karar olarak görüyor, en acil şekilde gidilmesi için çağrıda bulunuyoruz. Burada bulunan bütün kadınlar bu mücadelenin bir parçası, ağır bedeller ödemiş. Bu kadar acının yaşandığı bir coğrafyada biz Türkiye'nin geleceği açısından bu süreci iyi görüyor ve önemsiyoruz. Sayın Öcalan yaptığı bu çağrıyla PKK son derece olumlu yanıt verdi. Şimdi bizim beklentimiz, komisyonun adaya gitmesi ve beklenen yasaların oluşturulması. Hapishanede artık bir kardeşimiz, kadın yoldaşımız kalmasını istemiyoruz. Figen Yüksekdağ, Ayşe Gökkan ve Leyla Güven şahsında bütün tutsak kadınlara selam gönderiyoruz."   'Jin, jiyan, azadî'   Tülay Hatimoğulları son olarak, komisyonun yerine getirmesi gereken sorumlulukları sıralayarak, "Bütün süreç karşıtlarına rağmen bu sürecin başarıya ulaşması için 7-24 çalışmaya devam edeceğiz. Bunun en önemli öznesi kadınlar. Bu kadar emek, beden, kimlik sömürüsünün yok olduğu bu topraklarda en canlı olan kadın hareketidir. Bizler daha çok örgütleneceğiz. Jin, jiyan, azadî" diye konuştu.   Konuşmaların ardından buluşmaya katılan kadınlar günlük yaşamda uğradıkları şiddete dair örnekler vererek örgütlü mücadele ile demokratik toplumun inşa edileceğinin altını çizdi.   Buluşma, "Jin, jiyan, azadî" sloganı ile sona erdi.