Eylem Babayiğit: İsyanımız bizden çalınanlara karşı 2025-03-06 14:43:59   İSTANBUL- Tutsak gazeteci Eylem Babayiğit, cezaevinden gönderdiği mesajında, “Ne zaman, ne mekan ne de dayatılan zor, baskılar hakikatin arayışını, bir gazetecinin haber yapmasını engelleyemiyor” dedi.    İstanbul merkezli soruşturma kapsamında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 22 Ocak’tan beri Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan gazeteci Eylem Babayiğit 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla mesaj gönderdi.   Eylem Babayiğit’in gönderdiği mesaj şu şekilde: “Bir 8 Mart’ı daha bir isyanla karşılıyoruz. Her isyan beraberinde mücadeleyi gerektiriyor. Eşit yaşam için direnirken, yaşam haklarını korumak, erkekliğe erkek devletin tüm saldırılarına karşı öz savunmayı geliştiriyoruz. Bu nedenle isyanımız meşru; bizden çalınanlara karşı... Bizden çalınanlar, sesimiz, sözümüz irademiz ve özgürlüklerimizle sınırlı değil. Aynı zamanda arkadaşlarımız da. Arkadaşlarımız, kalan mücadelesinin sesi, resmi ve aynası olan gazeteciler bu mücadelenin en önemli noktası oldular. Kürdistan’daki kirli savaş oyunlarını teşhir ettiler, hukuksuzluk neredeyse takipçisi oldular. Devletin erkek yüzünü açığa çıkardılar. Bunun bedenleri yaşamları oldu. Bunun bedeli tutsaklıkları oldu. Elbette onlar tarafından her tehlike biliniyordu nihayetinde hem kadın hem özgür basın emekçisi olmak bu coğrafyada kolay değildi. Ancak halkın gazeteci olmak yıllardır zor ve baskıya direnen halkın aynası olmanın sorumluluğu tüm zorlukları aşıyordu şüphesiz.   ‘Biji  8 Adare, Biji Tekoşinan Çapemeniya Azad’   Kürt ve kadın olmanın çok fazla ortak noktası vardı. Biri cinsiyet biri ulus olsa da hem kimliği hem de bedeni sömürü aynı aklın pratiğiydi. Kürt kadın gazeteciler tam da bu tahakküme direniyor. Özgür basın emekçisi olmanın ağırlığı bu, isyanı ve öfkesi bu... Yitirdiğimiz kadınlar, tutsak edilen kadın gazeteciler yılmadan korkmadan üzerine gittiler karanlığın. Karanlığı aydınlatacak ışığı devraldılar. Işık bazen bir kalem bazen bir mikrofon bazen bir fotoğraf makinesi bazen bir çift göz oldu. Gurbetelli Ersöz’den, Nagihan Akarsel’e, Gülistan Tara’dan, Cihan’a özgür basının kıymetli kadınları aydınlatır tarihimizi. Kalemleri yerde kalmayacak şüphesiz, geleneği sürdürecek ardılları çoğalıyor. Katlettikleri yoldan ilerliyor ardılları. Ne zaman, ne mekan ne de dayatılan zor, baskılar hakikatin arayışını, bir gazetecinin haber yapmasını engelleyemiyor. Bu iz bırakanların emeğidir.  Kadınlar özgürleşiyor, özgür kadın susmuyor, özgür basının kadınları tarihin ve hakikatin izini sürmeye devam ediyor. 8 Mart direnişimizle büyüsün, kadınların zılgıtları yankılansın yine cihanda.. Biji 8 Adare, biji tekoşinan çapemeniya azad.”