HABER MERKEZİ- Kongra Star ve Newroz Kültür ve Sosyal Dayanışma Derneği’nin düzenlediği panelde, kadına yönelik şiddetin nedenleri, toplumsal etkileri ve değişim olanakları tartışıldı; Kürt ve Lübnanlı kadınlar deneyimlerini ve mücadele perspektiflerini paylaştı.

 

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Kongra Star ve Newroz Kültür ve Sosyal Dayanışma Derneği, şiddet olgusunu, nedenlerini ve sonuçlarını ele alan bir panel düzenledi. Panel “Kadına Yönelik Şiddetin Gerçekliği… Zorluklar ve Değişim Perspektifleri” başlığıyla gerçekleştirildi. Etkinlik, her yıl 25 Kasım öncesine denk getirildi.

 

Panele Kürt ve Lübnanlı kadınlar katıldı. Etkinlik, saygı duruşuyla başladı. Ardından Kadın İttifakları Komitesi Başkanı Hanan Osman, 25 Kasım’ın ortaya çıkış hikâyesini anlattı. Hanan Osman, bugünün, Dominik Cumhuriyeti'nde diktatör Rafael Trujillo tarafından katledilen Mirabal Kız Kardeşler'in anısına, BM Genel Kurulu kararıyla kabul edildiğini hatırlattı. UNICEF ile kadın örgütlerinin de her yıl bu günü etkinliklerle andığını belirtti.

 

Hanan Osman, toplumda devam eden şiddet türlerine de değinerek, bu şiddetin aileye ve toplumun tümüne yönelik olumsuz etkilerine dikkat çekti. Çocukların yetiştirilmesi üzerindeki etkisinin, zamanla kötü alışkanlıkların nesilden nesile aktarılmasına yol açtığını vurguladı. Ayrıca dijital medya platformlarının şiddeti yaygınlaştırma ve özellikle gençler üzerindeki etkisini artırma konusunda oynadığı olumsuz role işaret etti.

 

‘Kürt kadınları özgürlüğünü savunabileceğini tüm dünyaya gösterdi’

 

Lübnan Kongra Star’ın yöneticilerinden Leyla Muhammed ise, “Kürt kadını tarih boyunca pek çok şiddet türüyle karşı karşıya kaldı. Ancak Abdullah Öcalan’ın düşünce ve felsefesi sayesinde toplumsal bakış açısını değiştirmeyi başardı ve kendini kanıtlama mücadelesinde öncü bir rol üstlendi” dedi.

 

Leyla Muhammed sözlerini şöyle tamamladı: “Karşılaştığı tüm zorluklara rağmen Kürt kadını, terörle mücadelede ve en tehlikeli örgütlerin karşısında durarak dünya kadınlarına örnek oldu; özgür iradenin sembolüne dönüştü. Kadın öncülüğünü üstlendiğinde hakkını ve özgürlüğünü savunabileceğini tüm dünyaya gösterdi.”