MKG Ekim ayı raporu: Gazetecilik hedefte
- 13:26 4 Kasım 2025
 - Güncel
 
	AMED - Ekim ayı raporunu açıklayan MKG, 4 gazeteciye soruşturma açıldığını, 4 gazetecinin hâlâ tutuklu olduğunu kaydetti. 
	Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) Gazetecilere yönelik Ekim ayı raporunu açıkladı. Raporda, 2 gazetecinin kötü muameleye uğradığı, 2 gazetecinin tehdit edildiği, 3 gazetecinin haber takibi engellendiği, 4 gazeteciye soruşturma açıldığını, 4 Ocak 2023’ten bu yana 4 gazetecinin tutuklu olduğunu kaydetti. 
	Raporda, Ekim ayının,  gazetecilere yönelik baskı, sansür ve yargı tacizlerinin yoğunlaştığı bir dönem olarak kayda geçtiği belirtildi. İktidarın eleştirel medyayı susturma politikası, hem yargı hem de idari mekanizmalar üzerinden işletilerek basın özgürlüğü alanı daha da daraltıldığına vurgu yapıldı.  
	‘Toplumu bilgilendirme görevi cezalandırılıyor’
	Gazetecilerin, haber takibi sırasında engellemelerle, dijital medya üzerinden tehditlerle ve yargı süreçleriyle hedef alındığı belirtilen açıklamada, “Özellikle Kürt basını mensupları, neredeyse her haberi nedeniyle soruşturma ve davalarla karşı karşıya kaldı. Bu tablo, düşünce ve ifade özgürlüğünün sistematik biçimde bastırıldığını açık biçimde gösteriyor. Açılan davalar, başlatılan soruşturmalar ve verilen cezalar, gazeteciliğin kriminalize edilmesinde yargının nasıl bir araç haline geldiğini bir kez daha ortaya koydu. Haberin kamu yararını değil, siyasi iktidarın sınırlarını esas alan bir anlayış, gazetecilerin toplumu bilgilendirme görevini cezalandırmaya devam ediyor” dedi.  
	Gazeteciler üzerindeki baskılar 
	Rojin Kabaiş’in ölümünü haberleştiren JINNEWS Haber Müdürü Öznur Değer ve editör Dilan Babat hakkında açılan soruşturmalara dikkat çekilen raporda, “Basın üzerindeki baskının ulaştığı boyutu ortaya koydu. Kadına yönelik şiddet haberini kamuoyuna duyurmakla ‘hedef gösterme’ ve ‘yanıltıcı bilgi yayma’ suçlamalarıyla karşılaşan gazeteciler, hem hukuki hem dijital ablukayla susturulmak istendi. Van 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 86 dijital hesapla birlikte yüzlerce haber içeriğine erişim engeli getirmesi, sansürün nasıl sistematikleştirildiğinin somut göstergesi oldu. Dijital medya hesaplarına getirilen erişim engelleri, haber sitelerinin kapatılması ve içeriklerin kaldırılması, dijital alandaki sansürün artık olağanlaştığını gösteriyor” ifadelerine yer verildi.  
	Raporunun devamında şu ifadelere yer verildi: “Ekim ayının son haftasında, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi’nin Mezopotamya Ajansı muhabiri Diren Yurtsever, JINNEWS Haber Müdürü Öznur Değer ve gazeteci Zemo Ağgöz’ün de aralarında bulunduğu 7 gazeteci hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onaması, yargının gazeteciliği ‘suç’olarak niteleyen yaklaşımını yeniden gözler önüne serdi. Bu karar, gazetecilere açık bir gözdağı niteliği taşıyor. Gerçekleri yazmak, iktidarın suç politikalarıyla eşitlenirken, gazetecilik faaliyeti adım adım cezalandırılıyor.
	Devlet haber içeriğini değil kalemi hedef alıyor 
	Haber takibi yapan gazetecilere yönelik saldırı ve tehditler cezasız bırakılıyor. Bu durum yalnızca bireysel bir güvenlik meselesi değil; kamusal alanda bilgiye erişim hakkının da ihlali anlamına geliyor. Gazetecilere dönük şiddet, haberin failine dokunmamak için kullanılan bir gözdağı yöntemine dönüşmüş durumda. Devlet, haberin içeriğini değil, onu görünür kılan kalemi hedef alıyor. Tüm bu baskılara rağmen gazeteciler, dayanışma ve hakikat ısrarıyla mesleklerini sürdürmeye devam ediyor. Sansür, gözdağı ve cezalar, toplumun haber alma hakkını savunanları durduramıyor. Hakikati yazmak, baskıya karşı bir direniş biçimi olarak varlığını koruyor. Basın özgürlüğü mücadelesi, tüm engellemelere rağmen, gerçeğin sesi olmaya devam ediyor.”
	Haberin linkine şuradan ulaşabilirsiniz: 

				
				
				
				
				





