Cumartesi Anneleri: Failler yargılansın

  • 12:58 27 Eylül 2025
  • Güncel
İSTANBUL - Cumartesi Anneleri, bu haftaki eylemlerinde gözaltında katledilen Abdülmecit Baskın’ın faillerinin yargılanmasını istedi. 
 
Gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak, faillerin yargılanması talebiyle her hafta Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri, eylemlerinin Bin 70’incisini gerçekleştirdi. Cumartesi Anneleri, karanfiller ve gözaltında kaybettirilen yakınlarının fotoğraflarıyla Galatasaray Meydanı’nda toplandı. Bu hafta 30 Eylül 1993 yılında gözaltına alındıktan sonra katledilen Abdülmecit Baskın’ın failleri soruldu. 
 
Gözaltında kaybedildi
 
Açıklamayı yapan Maside Ocak, Abdülmecit Baskın’ın (41) Ankara Altındağ Nüfus Müdürü olduğunu belirtti. Abdülmecit Baskın’ın 30 Eylül 1993 yılında özel harekat polisleri tarafından gözaltına alındığını belirten Maside Ocak, “Gözaltına alındığı inkâr edilen Baskın’ın cansız bedeni, 3 Ekim 1993 tarihinde sorgulandıktan sonra ateşli silahla öldürülmüş, elleri arkadan bağlı şekilde Gölbaşı mevkiinde bir çiftçi tarafından bulundu. Ailenin başvurusu üzerine başlatılan soruşturma etkin bir biçimde yürütülmedi, dosya uzun süre sürüncemede bırakıldı. Ancak olaydan 18 yıl sonra, 26 Mart 2011 tarihinde özel harekât polisi Ayhan Çarkın, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na verdiği ifadede; 1993 yılında Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin’in emriyle Abdülmecit Baskın’ı gözaltına aldıklarını ve Baskın’ın özel harekât polisleri Ziya Bandırmalıoğlu ile Ayhan Akça tarafından öldürüldüğünü detaylı biçimde açıkladı. Çarkın’ın basına da yansıyan itiraflarının ardından, Baskın dosyası ile birlikte Çarkın’ın beyanlarında adı geçen gözaltında kaybedilen veya infaz edilen 18 kişiye ilişkin yeni bir soruşturma başlatıldı.
 
Zamanaşımı 
 
2014 yılında Ankara 13’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Korkut Eken’in de aralarında bulunduğu 19 kişi hakkında 'cürüm işlemek için oluşturulan silahlı örgütün faaliyeti kapsamında insan öldürmek' suçundan dava açıldığını vurgulayan Maside Ocak, Çarkın’ın emniyet, savcılık ve mahkeme huzurunda verdiği beyanların, olay yeri tarifleriyle örtüştüğü kayıt altına alındı. Kamuoyunda ‘Ankara JİTEM Davası’ olarak bilinen dava, 13 Aralık 2019 tarihinde tüm sanıkların beraatıyla sonuçlandı. Yerel mahkemenin kararına karşı aileler istinaf başvurusunda bulundu. 5 Nisan 2021 tarihinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, beraat kararını bozarak dosyayı Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Ancak yeniden görülen davada, 26 Mayıs 2023 tarihindeki duruşmada, istinafın bozma kararına rağmen sanıklar bir kez daha beraat ettirildi. On yıllık yargılama sürecinde 41 hâkimin ve 8 savcının değiştiği dava, zamanaşımıyla sonuçlandırıldı. Tam 32 yıldır adli makamlar, Abdülmecit Baskın dosyasında adalet sağlama görevini yerine getirmedi. Kaç yıl geçerse geçsin; Abdülmecit Baskın için, tüm kayıplarımız için, adalet istemekten ve devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
‘Benim canımın akıbetini açıklayın’
 
Kayıp yakını Hanife Yıldız da, “Nasıl kaybettilerse öyle çıkartsınlar yeter artık. Bu bir anneye yapılan en ağır işkencedir. Ben yaşayamıyorum. Ben neyden korkacağım bir tek canım var. Önce benim canımın akıbetini açıklayın” dedi. 
 
Eylem, abluka altındaki meydana karanfillerin bırakılmasıyla son buldu.