9 yıl geçti, mücadelesi yaşıyor: Fatma Uyar

  • 09:03 3 Ocak 2025
  • Güncel
Gülistan Gülmüş 
 
ŞIRNEX - 4 Ocak 2016’da iki siyasetçi arkadaşıyla birlikte katledilen Fatma Uyar, halkına olan sarsılmaz bağlılığı ve bu uğurda hayatını feda etmesiyle hatırlanıyor. Cezaevi arkadaşı Elif Uruç, Fatma Uyar'ın mücadelesini unutmanın mümkün olmadığını belirterek şunları söyledi: “Fatma’nın katledilişinin üzerinden 9 yıl geçti. O, o günden beri kalbimizde ve oradan asla çıkmayacak.”
 
Şirnex’in (Şırnak) Cizîr (Cizre) ve Sîlopiya (Silopi) ilçesinde 4 Ocak 2016’da 3 Kürt kadın siyasetçi Sêvê Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır katledildi. Her birinin yaşamları ve mücadeleleri dolu dolu geçerken, kadınlar son nefesine kadar Kürt halkının ve kadınların özgür bir yaşamı için savaştı. Fatma Uyar, yaşamı boyunca hayata ve zorluklara karşı dimdik durmayı seçen, dirayetiyle çevresine ilham veren bir kadındı. Ancak onun bu azmi ve mücadeleci ruhu, ne yazık ki toplumda kök salmış kadın düşmanlığının hedefi haline geldi.
 
Pakize Nayır, Sêvê Demir ve Fatma Uyar, 9 Ocak 2012’de Fransa’nın başkenti Paris’te katledilen 3 Kürt kadın siyasetçi Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylamez’le Kürt halkı tarafından bütünleştirildi. Üç kadın da sanki daha önce bir kez daha katledilmiş gibiydi hafızalarda.  Katliamın üzerinden 9 yıl geçti ancak üç kadın siyasetçinin ne ailesi ne de yakın arkadaşları ne katliamı ne de kadınların göstermiş olduğu direnişi unuttu.
 
Aradan geçen 9 yıldan sonra Fatma Uyar’ın 2010 ile 2011 yılları arasında aynı cezaevinde kaldığı Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Silopiya İlçe Eşbaşkanı arkadaşı Elif Uruç’la konuştuk. 
 
‘Halkı için çok fedakar bir kadındı, çok isteği vardı’
 
İlk olarak Fatma Uyar ile cezaevinde geçirdiği sürece dair hatırlatmalarda bulunan Elif Uruç, Fatma Uyar’ın cezaevindeki yaşamı ile ilgili, “2006’dan 2011’e kadar Mardin Cezaevinde kalmıştım. 2010’da Fatma Uyar, Şırnak’tan Mardin Cezaevine geldi. O zamanlar birlikte kaldık, beraber oturup beraber kalkıyorduk. Fatma arkadaşımız gerçekten çok değerli, iyi bir arkadaştı. Halkı için çok fedakar bir kadındı. Canını verecek kadar fedakardı ki halkı için canını da verdi. Cezaevinde çok istekleri vardı. Okuyup kendini geliştirmeyi çok severdi. Günün 24 saatini okumaya ayırıyordu. Bazen havalandırmada volta attığımızda, ‘Ben buradan çıktığımda aldığım eğitimlerin hepsini sokaklarda, evlerde, yaşamın her alanında çocukları eğiteceğim’ diyordu.  Çocuklarının geleceği için, gelecekte esir olarak kalmamaları için onları eğitmek isteği vardı. O açıdan Fatma arkadaş çok iyiydi, kendini çok iyi geliştirmişti, çok bilgiliydi” ifadelerini paylaştı.
 
‘Asla geri adım atmazdı’
 
Fatma Uyar’ın cezaevinde her yaş grubuyla ayrı ayrı ilgilendiğini belirten Elif Uruç, Fatma Uyar’ın aynı zamanda kadınları örgütlemede çok güçlü olduğuna dikkat çekerek, “Cezaevinde 7’den 70’e kişiler vardı.  Bazen Fatma’ya bakardım. Fatma’yı annelerin yanında konuşurken görürdüm. Annelerle anne, gençlerle genç oluyordu. Gençlerle oyunlar oynardı, anneler ile şakalaşırdı. O açıdan yakınlık kurma açısından çok iyiydi. Özellikle anneleri örgütleme adına çok iyi bir düzen oturtmuştu. Bazen gardiyanlar gelirdi ancak o onlara karşı asla geri adım atmazdı, ileriye doğru onların üzerine doğru gidiyordu. İkimiz beraber yönetimdeydik. Mesela bir oyun oynamıştık  o oyunu ikimiz koordine etmiştik. Yılbaşlarında falan da bize hep moral verirdi. Fatma çok genç bir kadındı. Çok güzel de bir kadındı. Ben serbest bırakıldığımda bana, ‘Bana söz ver, evimize gidip annemle beraber yemek yapıp yiyeceksiniz, gittiğinde de bana mutlaka mektup yaz’ demişti. Ben ve Mardin’den bir arkadaşımız onun evine gittik, beraber yemek yapıp yedik ve sonra da ona mektup gönderdik, ona, ‘Sözümü yerine getirdim, sen çıkınca da çalışmalara yeniden beraber devam edeceğiz’ dedim ama maalesef Fatma arkadaşım çıktığında ben Mardin’de çalışıyordum” sözlerini kullandı.
 
‘Her zaman hafızamızda olacak’
 
Fatma Uyar ve arkadaşlarının katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçtiğini ifade eden Elif Uruç, Fatma Uyar’ı ve o dönemde yaşamını yitirenleri unutmayacaklarının altını çizerek şöyle dedi: “Fatma’nın katledilişinin üzerinden 9 yıl geçti. O günden bu yana ve sonrasında da hiçbir zaman kalbimizden çıkmadı ve çıkmayacak. Her zaman hafızamızda olacak. Katledilişinin her yıl dönümünde gerçekten acısı yenileniyor. Bizler var olduğumuz sürece de onların unutulmasına izin vermeyeceğiz. Hiçbir zaman devlete boyun eğmedik, bundan sonra da boyun eğmeyeceğiz.  Sabah saat 10 sularındaydı, haberleri izliyordum. Silopi’ye dair haberlere bakarken Seve, Pakize ve Fatma’nın adı okununca bana bir kurşun sıkılmış gibi hissettim. Kolum kanadım kırıldı sanki, bende büyük bir etki yarattı. O günden bu yana da ne o dönemin şehitlerini, ne de üç şehit kadın arkadaşımızı unutmayacağım. Şehid Namırın.”