Mahalleliler uyuşturucunun nasıl yaygınlaştırıldığını anlattı 2025-12-02 09:34:15      HABER MERKEZİ - Adana’da 2016 yılından bu yana geliştirilen politikalarla Kürt gençlerin nasıl uyuşturucuya sürüklendiğini kentte yaşayanlar anlattı.   Kürdistan ve Türkiye’de son yıllarda geliştirilen politikalarla gençler arasında uyuşturucu kullanımı yayıngınlaştırılıyor. Bu kentlerden biri de Adana. Yeni Yaşam gazetesi “Uyuşturucu ile çöktürme planı” manşeti ile kentteki uyuşturucu kullanımının yaygınlaştırılmasını ve amacın ne olduğunu ele alıyor.    Amaç örgütlülüğü dağıtmak   Gazeteye konuşan H.B. adlı yurttaş mahallelerinde şahit olduğu çete pratiklerini şu şekilde ifade ediyor: “Bu mahallede doğdum. Esnaflık yapıyorum. Buradaki herkes birbirini tanır ve herkes kimin ne yaptığını çok iyi bilir. Mahallemiz yurtseverliği ve direniş kültürüyle tanınmış bir mahalledir. Devlet bu durumu bildiği için çeşitli yöntemlerle müdahalelerde bulunmuştur. Amaç politik örgütlülüğü dağıtarak yozlaşmış bir sosyal yapı açığa çıkarmaktır. En son çözüm sürecinin savaşa evirilmesi ve 2016 darbe sürecinden sonra korkunç bir değişime tanıklık ettik. Daha önceden de bu mahallede uyuşturucu satılıyordu ama hiç bu kadar yaygın ve rahat bir şekilde değildi. Şu an öyle bir hale gelmiş ki, uyuşturucu madde bulmak sigara bulmaktan daha rahat bir hal aldı. Mahalle resmen bir uyuşturucu limanı haline geldi. Neredeyse her gün çeşitli markalarda araçlar mahalleye geliyor ve esrar ya da ilginç isimleri olan çeşitli kimyasal maddeleri alıp gidiyor. Hatta o kadar rahatlar ki, hiç çekinmeden herkesin gözü önünde yapıyorlar bu işi. Mesela muhtarlığın yanında bulunan park, sağlık ocağı tarafı ve bu caddenin her yerinde tezgâhlar var. Artık bu durum çekilmez bir hale geldi. Herkes mahallede her şeyi görüyor ama korkudan kimse ses çıkaramıyor.”   Polisler biliyor   Gazeteye konuşanlardan R.K. adlı yurttaş ise,hergün birilerinin silahla vurulduğunu belirterek  “Mahallemiz parti gençleri döneminde çok güvenli ve örgütlü bir yapıya sahipti” diyor. R.K. devamında da şöyle  konuşuyor: “Herkes kendini güvende hissederek yaşardı. Fakat artık öyle bir görüntü var ki, resmen çetelerin yuvası haline gelmiş durumda. Neredeyse her gün birileri silahlarla birilerini tarıyor ya da esnafların dükkânına çökmeye çalışıyor. En son burada bir marketi ve fırını taradılar ve haraç istediler. Öncesinde ise başka esnaflar tarandı. Parti gençleri ve örgütlü yapı dağıldıktan sonra her şey çığırından çıktı. Çünkü bu kirli işleri yapanlar kendilerinden kimsenin hesap sormayacağını bilerek çok rahat hareket ediyorlar. Zaten hepsinin önünü açan devlettir. Tertemiz ve pırıl pırıl devrimci gençlerin yerine bu çeteleri yerleştirmek için herkesi tutukladılar ya da katlettiler. İnanın uyuşturucuyu mahalleye sokan da satılmasını sağlayan da devlettir ve burada her gün on defa devriye atan Özel Harekat polisleridir. Polisler politik bilince sahip birini gördükleri zaman bir orduyla müdahale ediyor ama torbacıları görünce selam verip geçiyorlar. Bir gün çetelerle çalışan bir genç bana şunları söyledi, ‘Polisler bizim uyuşturucu sattığımızı biliyor ve her gün onların hakkını sürekli geçtikleri güzergâha bırakıyoruz ve alıyorlar’ dedi. Yani zaten bu mahalleyi bilmeyen biri bile birkaç günlüğüne buraya gelse ve uyuşturucu trafiğini görse bu işin devletin izni olmadan yapılamayacağını bilir. Daha da önemlisi bazı torbacılar devletle çalışıyor. Yani devlet diyor ‘Sen uyuşturucuyu rahat rahat sat, kimse sana karışamaz. Sen de bize mahallede kim ne yapıyor ve kimler devrimci faaliyetler yürütüyor söyle.’ Demek istediğim bu halkın çocuklarını zehirleyen çeteler aynı zamanda bu halkın en güzel çocuklarını para karşılığında ihbar ediyorlar. Bunu kime sorarsan sor, herkes aynı şeyi söyleyecek. Herkes bu işlerin böyle yürüdüğünü çok iyi biliyor” diyerek yaşananlara dikkat çekti.   ‘Mücadele edilmezse ölümleri seyredeceğiz’   Bu mahallede doğup büyüyen M.K. ise tanıklığını şu sözlerle anlatıyor: “Daha önce çocuklarını partiden uzaklaştıran aileler şimdi ‘parti nerede, gelsin çocuklarımızı kurtarsın’ diye feryat ediyor. Çünkü partiden uzaklaştırdıkları çocukları şimdi uyuşturucu bataklığında ve aileleri perişan halde. Biz mahallemizin örgütlü olduğu ve torbacıların korkudan bu caddeye giremediği günleri özledik. Bu sokaklar ve bu cadde nice yiğitler gördü. Mahmutcan Çakır bu caddede şehit düştü. Burası şehit Mahmutcan Çakır alanıdır. Ama şimdi çetelerle anılıyor. Buradan bütün Barbaros halkına çağrı yapıyorum, el ele verirsek bu soytarı çeteler burada barınamaz. Bu mahalle bizim ve mahallemizi çetelerden temizlemezsek her gün gençlerimizin ölümünü seyredeceğiz.”   Lüks yaşamla kandırıyorlar   A.S. adlı mahalle sakini ise, “Yıllardır burada esnaflık yapıyorum, gençleri çeteleştirmenin yöntemi bellidir. Burada gözü kara ve cesur çocukları alıp mekânlara götürüp eğlendiriyorlar. Arabalara bindirip gezdiriyorlar ve bazen lüks otellerde tatil yaptırarak onları para ile cezbediyorlar. Zaten bu gençlerin sosyal medya hesaplarına bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız.Sonra bu çocukların eline silah vererek ya esnafları tarattırıyorlar ya da köşe başında torba tutturuyor veya çeşitli kimyasal maddeleri sattırıyorlar. Şu an bu mahalleden onlarca genç bu çetelere çalıştığı veya onlara özendiği için hapishanede. Burada hangi eve gitseniz, mutlaka her aileden birileri hapiste. Mahalle öyle bir hale geldi ki, sigara dahi kullanmayan çocuklar şimdi eroin, esrar, kokain kullanıyor” diye konuştu.   ‘Çetelere boyun eğmesinler’   Burada on yıllardır esnaflık yaptığını belirten D.P. adlı yurttaş ise “Bu mahallede esnafım ve hiç bu kadar kötü bir dönem görmedim. Her yerde esrar tezgâhları var. Şimdi bu caddeyi boydan boya gezin, en az 20 tane torbacı görürsünüz. Herkes kimin ne yaptığını görüyor ama kimse ses çıkarmıyor. Devlet işe bilerek göz yumuyor. Bu mahallede sinek uçsa haberi olan devlet her yerde cirit atan çeteleri, torbacıları görmezden geliyor. Çünkü onların da işine geliyor. Eğer gençler uyuşturucu kullanmazsa politikleşir. Devlet diyor her şeyi yapın ama siyaset ile uğraşmayın. Ben buradan benim gibi esnaflara sesleniyorum, korkmasınlar ve ses çıkarsınlar. Bu mahalle bizim. Bu mahalle yurtseverliğiyle tanınır. Üç-beş soytarıya terk etmemeliyiz mahallemizi. Haraç isteyenlere boyun eğmesinler, dükkanlarının yakınında torbacılara müsaade etmesinler. Birlik olur ve ses yükseltirsek bu çeteler burada barınamaz” diyerek esnaflara çağrıda bulundu.    Esnafları tarayanlar belli   Y.K. adlı esnaf ise çetelere dair isimler vererek şu ifadeleri kullandı: “10 yıldan fazla zamandır burada esnafım. Açık söyleyeyim, mahalleye uyuşturucuyu getireni de satanları da herkes biliyor. Size birkaç isim vereyim, E. B. hem kokain getiriyor hem de esnaflara çöküyor. D.G. diye bir genç var, Hürriyet Mahallesi’nden kimyasal denilen uyuşturucu maddeleri mahalleye getiriyor ve onun torbacıları olan S.Ö. gibi birçok kişi de satıyor. Yine S. adında bir genç ise Yenibey Mahallesi’nden kilo ile getirip buradaki torbacılara bırakıyor ve onlar da satıyor. Daha bir sürü isim var. Bu torbacıların hepsi her gece lüks mekânlarda pozlar veriyorlar. Newroz Caddesi içinde baştan sona belki 20 tane torbacı tezgâhı var. Size S. adlı şahsı belirttim ama onun dışında bir sürü isim var ve herkes bunları tanıyor. Asıl bunları kontrol edenler ise H.D. ve Y.A. isimli kişiler.   “Esnafları tarayan kişiler de bellidir” diyen Y.K., “Bu kişileri yöneten kişi sanal medyada bilinen Cudi Şahin isimli bir çete lideridir. Şu an kendisi Gürcistan’da. Cudi isimli kişi buradaki esnaflara mesaj atıyor ve tehdit ederek para talep ediyor. Eğer istediği olmazsa ona çalışan gençlere haber gönderiyor ve dükkânlarını kurşunlatıyor. Burada Cudi Şahin isimli kişiye çalışan gençler var. Sadece bu mahalle değil, birçok Kürt mahallesinde Cudi Şahin’e çalışan ve onun tetikçiliğini yapan gençler var. Bu kişi her yerde Kürt gençlerini çeteleştiriyor. Kendini arka planda tutup tetikçilerini kullanıyor. Yıllarca bu mahallelerde devletin zulmünü gören bu halk şimdi de bu çetelerin zulmünü görüyor” diyerek yaşananları anlattı.